1970’lerde Amerika’da eğitim almış bir baba (Cem Bey) ile yine hayatının çoğunu yurtdışında geçirmiş olan oğlu, seneler boyunca memleketleri Adana’da kraft bira üretmeyi hayal etmişler ancak bunu bir türlü hayata geçirecek cesareti toplayamamışlar. Taa ki pandeminin ortasında kafayı kırıp, bu hayali gerçekleştirmek için bir adım atana kadar…
Her ne kadar heyecan, heves, azim üst seviyede olsa da, kurucuların bira üretimi ile ilgili tecrübeleri yok denecek kadar azdı. Bu esnada, Türkiye’nin en iyi brewmaster’larından birisi olan Cem Güney ile tanışırlar. Cem’in ekibe katılması ile birlikte çok lezzetli, çok mükemmel biralar ortaya çıkmaya başlar. Projeye ayrıca Cem Bey’in mimar kızı ve damadı da destek olmaya başlar. Sonuçta birlikten kuvvet doğar ve Türkiye’nin en sevilen kraft birası olma hedefi ile yola çıkılır.
Dünyada, özellikle 10 son yılda, kraft bira inanılmaz bir atılım yapmış durumda. ABD’de kraft biracıların sayısı 10.000’i geçti. Fransa, Almanya, İngiltere, İtalya gibi ülkelerde 1.000’in üzerinde butik üretici var. Bulgaristan, Yunanistan, Romanya gibi Balkan ülkelerinde bile çok sayıda üretici bulunuyor. 85 milyon nüfuslu Türkiye’de ise kraft bira üreticilerinin sayısı bir elin parmaklarını zor geçiyor.
à santé olarak vizyonumuz Türkiye kraft bira kültürüne öncülük etmek ve çeşitlilik katmak. Yolculuğumuzun en başından beri, Türk bira severlere heyecan verici bir bira deneyimi sunabilmek için çalışıyoruz. Zaman içerisinde à santé markamızın kalite, mükemmel lezzet ve ustalık ile ilişkilendirilmesini sağlayabilmek de en büyük motivasyonumuz.
Marka olarak “à santé“yi seçmemizin sebebi Fransızca’da kabaca “sağlığa, şerefe” anlamına gelmesi. Birçok insan susuzluğunu gidermek için bira içmeyi tercih eder. Ancak bizim arzumuz, insanların à santé çeşitlerini birlikte, mutlulukla, yavaş yavaş ve keyfine vararak içmeleri ve tadını çıkarmaları. Tıpkı şişemizdeki keyif yapan ayılar gibi.